Türkiye'nin yeni
yeni sanayileşmeye başladığı 1950'li yıllarda, Koç Holdıng'in kurucusu Vehbi
Koç, Türkiye'ye döviz kazandıracak bir ürün arayışındaydı. O yıllardaki ülke
koşulları çerçevesinde, bir salça ve konserve fabrikası yatırımı için bu alanda
tecrübe sahibi olan Bejerano ile ortaklık kurdu. 1954'te kurulan şirketin ismi,
Bejerano'nun ve Koç'un ilk iki harflerinin birleşmesiyle Beko olarak tescil
edildi. Ancak, ülkenin içinde bulunduğu durum nedeniyle, şirket faaliyete
geçemedi.
O yıllarda, General
Elektrik ampullerinin satış ve bayiliğini kurma fırsatı doğunca, konserve
şirketinin ismi Beko Ticaret A.Ş. olarak değiştirildi. Böylece, Anadolu'da ilk
kez bayilik sistemi kuran Vehbi Koç, Arçelik ürünlerini de bu sistemle
tüketicinin evine kadar ulaştırdı.
1977 yılında Arçelik distribütörlüğünü Atılım'a devreden
Beko Ticaret, 1983 yılından itibaren güçlü tecrübe birikimi ile Beko markası
adı altında Türkiye beyaz eşya sektöründe faaliyet göstermeye başladı.
Koç Holding
Dayanıklı Tüketim Grubu'nun 1990'lı yıllardan itibaren yurt dışı faaliyetlerine
yönelmesiyle, Beko ihracat markası olarak belirlendi.
2000 yılına gelindiğinde ise Koç Holding Dayanıklı Tüketim
Grubu'nun yeniden yapılanması sonucu Beko, Beko Ticaret A.Ş. bünyesinden
çıkarak, Arçelik markası ile birlikte Arçelik A.Ş. çatısı altına girdi.
Yurt dışına kendi
markasıyla satış yapan ilk marka olma özelliğini taşıyan Beko, "Dünya
Markası" olma hedefiyle yola çıktı. İlk başarısını Türkiye pazarında
kazanan Beko, bu başarıyı yurt dışına da taşıyarak, bugün dünyanın 100'den
fazla ülkesinde milyonlarca insanı markası ile tanıştırdı.